Unionpedia uygulamasını Google Play Store'da geri yüklemek için çalışıyoruz
🌟Daha iyi gezinme için tasarımımızı basitleştirdik!
Instagram Facebook X LinkedIn

Muş ve Osmanlı İmparatorluğu

Kısayollar: Farklar, Benzerlikler, Jaccard Benzerlik Katsayısı, Kaynaklar.

Muş ve Osmanlı İmparatorluğu arasındaki fark

Muş vs. Osmanlı İmparatorluğu

Muş, Muş ilinin merkezi olan şehir ve aynı isimli merkez ilçesidir. İlin batısında yer alır. Çavuş Dağı'nın kuzeydoğu eteklerinde kurulmuş olan kentin tarihsel çekirdeği kalenin çevresidir. Osmanlı İmparatorluğu'nun 1593 yılındaki durumunu gösteren ayrıntılı bir harita Osmanlı İmparatorluğu ya da Osmanlı Devleti, resmî olarak Devlet-i Aliyye ve yine resmî olarak antlaşmalarda ve uluslararası kullanımlarda Türkiye,1856 Paris Barış Antlaşması'nın resmî Türkçe nüshasında Türkistan, İngilizce nüshasında Turkey ve Almanca nüshasında ise Türkei ismi geçmektedir.

Muş ve Osmanlı İmparatorluğu arasındaki benzerlikler

Muş ve Osmanlı İmparatorluğu ortak 14 şeyler var. (Ünionpedi içinde): Akkoyunlular, Alp Arslan, Araplar, Asur, Bizans İmparatorluğu, Doğu Anadolu Bölgesi, Emevîler, Ermeniler, Farslar, I. Süleyman, Malazgirt Meydan Muharebesi, Sünnilik, Selçuklu Hanedanı, Türk Kurtuluş Savaşı.

Akkoyunlular

Akkoyunlular veya Bayındırlılar, 14. yüzyılda Oğuz Türkleri'nin kurmuş olduğu bir devletti. Horasan'dan Fırat'a ve Kafkas Dağları'ndan Umman Denizi'ne kadar uzanan topraklarda egemen olmuşlardır.

Akkoyunlular ve Muş · Akkoyunlular ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Alp Arslan

Alp Arslan (Farsça: آلپ ارسلان; 1029 - 24 Kasım 1072), Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun ikinci sultanı olan ve Türklerin Orta Asya'dan Anadolu'ya gelişlerini ve mücadelesini yöneten askeri komutan ve hükümdardır.

Alp Arslan ve Muş · Alp Arslan ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Araplar

Araplar (romanize: ‘arabī), çoğunlukla Batı Asya ve Kuzey Afrika'da olmak üzere batıda Atlantik Okyanusu'ndan doğuda Umman Denizi'ne, kuzeyde Akdeniz'den, güneydoğuda Afrika Boynuzu ve Hint Okyanusu'na uzanan geniş Arap dünyası üzerinde yaşayıp yaklaşık 450 milyon nüfusa sahip halktır.

Araplar ve Muş · Araplar ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Asur

M.Ö. 2000'li yıllarda Mezopotamya Asur, Mezopotamya'nın kuzey kısmında, günümüzde Musul yöresinde, Dicle Irmağı'na bakan bir plato üzerinde kurulmuş antik bir kenttir.

Asur ve Muş · Asur ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Bizans İmparatorluğu

Doğu Roma İmparatorluğu veya Bizans İmparatorluğu ya da kısaca Bizans, Geç Antik Çağ ve Orta Çağ boyunca Roma İmparatorluğu'nun devamı şeklinde var olan ve başkenti Konstantinopolis (günümüzde İstanbul, önceleri Byzantion) olan ülke.

Bizans İmparatorluğu ve Muş · Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Doğu Anadolu Bölgesi

Doğu Anadolu Bölgesi, Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden biridir. Anadolu topraklarındaki konumunda doğuda yer alması nedeniyle Birinci Coğrafya Kongresi tarafından 1941 yılında böyle isimlendirilmiştir.

Doğu Anadolu Bölgesi ve Muş · Doğu Anadolu Bölgesi ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Emevîler

Emevîler ya da Emevîler Hilâfeti, Dört Halife Dönemi’nden (632-661) sonra kurulan Müslüman Arap devleti. Ali bin Ebu Talib’in 661’de öldürülmesinden sonra başa geçen Emevîler, 750’de Abbâsîler tarafından yıkılıncaya kadar hüküm sürdüler.

Emevîler ve Muş · Emevîler ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Ermeniler

Ermeniler (hayér), anayurdu Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları olan etnik grup ve millettir. Ermeniler, Ermenistan'ın demonimidir. Anayurtları Ermenistan dışında dünyanın çeşitli bölgelerine yayılarak diaspora oluşturmuş Ermeniler sırasıyla Rusya, Amerika Birleşik Devletleri, Fransa ve Gürcistan'da yüksek nüfusa sahiptiler.

Ermeniler ve Muş · Ermeniler ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Farslar

Farslar (Eski Farsça: 𐎱𐎠𐎼𐎿, Farsça), Persler veya Osmanlıcadaki tabirle Âcemler (Osmanlıca: عجم, ''Âcem''), çoğunlukla İran'da yaşayan İranî bir halktır.

Farslar ve Muş · Farslar ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

I. Süleyman

I. Süleyman (Sultân Süleymân-ı Evvel, divan edebiyatındaki mahlasıyla Muhibbi; 6 Kasım 1494, Trabzon - 7 Eylül 1566, Zigetvar), Osmanlı İmparatorluğu'nun onuncu padişahı ve 89.

I. Süleyman ve Muş · I. Süleyman ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Malazgirt Meydan Muharebesi

Malazgirt Meydan Muharebesi, 26 Ağustos 1071 tarihinde Büyük Selçuklu İmparatorluğu hükümdarı Alparslan ile Bizans İmparatorluğu hükümdarı Romen Diyojen arasında Malazgirt Ovasında gerçekleşen muharebedir.

Malazgirt Meydan Muharebesi ve Muş · Malazgirt Meydan Muharebesi ve Osmanlı İmparatorluğu · Daha fazla Gör »

Sünnilik

Ehl-i Sünnet ve'l-Cemâat ("mânevî alanda çizilen yolu benimseyenler"), kısaca Ehl-i Sünnet ya da Sünnîlik (Arapça: أهل السنّة ehlü’s-sünne), İslâm dininin Dünya üzerindeki iki büyük kolundan biri (diğeri Şîa) ve %77-80'lik bir oran ile en büyük mensubunun bulunduğu mezhepler grubudur.

Muş ve Sünnilik · Osmanlı İmparatorluğu ve Sünnilik · Daha fazla Gör »

Selçuklu Hanedanı

Selçuklu Hanedanı, Orta Asya kökenli Oğuz Türklerinin bir kolu olan Kınık boyuna mensup bir aile. Dukak'ın soyundan gelen ve Selçuk'un kurduğu Büyük Selçuklu İmparatorluğu ile bir hanedan halini alan Selçuklular 11. ve 14. yüzyıllar arasında Orta Asya'nın bir bölümünü, Anadolu'yu ve Orta Doğu'yu yönetti.

Muş ve Selçuklu Hanedanı · Osmanlı İmparatorluğu ve Selçuklu Hanedanı · Daha fazla Gör »

Türk Kurtuluş Savaşı

Türk Kurtuluş Savaşı, I. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nun İtilaf Devletleri'nce işgali sonucunda Mîsâk-ı Millî sınırları içinde ülke bütünlüğünü korumak için 1919-1922 yılları arasında gerçekleştirilen çok cepheli siyasi ve askeri mücadeledir. Batı Anadolu'da İtilaf Devletleri'nin harekete geçirdikleri Yunan ordusuna; güneyde Fransız ordusuna; doğuda Ermenistan'ın kuvvetlerine; İstanbul rejimine sadık milislere, feodal güçlere ve ayrılıkçılara karşı savaşılmıştır. Bu mücadelenin Batı Cephesi Yunan millî belleğine "Küçük Asya Felaketi" adıyla kazınmıştır.Jowett, S. Philip, Kurtuluş Savaşı’nda Ordular 1919-22, çev. Emir Yener, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2015. Savaş sırasında Yunan ve Ermeni kuvvetleri, bir etnik temizlik harekâtı olarak, Türk halkına karşı katliamlar, yağmalar ve tecavüzler gerçekleştirmiştir. Savaş, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Yunan ordusu, Megali İdea düşüncesiyle eski Yunan topraklarını birleştirmek ve ayrıca İtalyanların bölgeyi işgal etmesini önlemek amacıyla 15 Mayıs 1919'da İzmir'e çıktı. Bunun üzerine Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan hoşnut olmayan ve ülkeyi kurtarmanın yollarını arayan Mustafa Kemal Paşa IX. Ordu Müfettişi sıfatıyla 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktı ve yurt çapında topyekûn bir direniş gerçekleştirmek için işe girişti. Bu tarihte Çanakkale ve İstanbul Boğazları ve Trakya İtilaf devletlerinin; Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz'deki Mersin, Adana, Maraş, Antep ve Urfa Fransız; Antalya ve Muğla İtalyan işgali altındaydı. Ermeniler bir yandan Doğu Anadolu'yu işgal ederken bir yandan da güneydoğudaki Fransız birlikleriyle işbirliği yapmaktaydı. Benzer bir şekilde Eskişehir, Kütahya, Amasya gibi kentlerde İngiliz askerleri bulunmaktaydı. İngiliz kabinesi ise, İmparatorluğunun önemli bir kısmı Müslüman kitleden oluştuğu için, Türkiye'nin parçalanmasının Müslüman coğrafyasında uyandıracağı huzursuzluğu göz önünde bulundurarak, Anadolu'nun parçalanmasını engellemek ve İtalya ile Fransa'yı bölgeden uzaklaştırmak amacıyla, Lord Curzon'un önerisi üzerine, 19 Mayıs 1919'da Anadolu ve Boğazlar boyunca bölge üzerinde ABD mandası teklif edilmesine karar verdi. ABD'nin bu öneriyi değerlendirme süreci sebebiyle barış müzakereleri Şubat 1920'ye kadar ertelendi. Bu dönemde Mustafa Kemal kongreler düzenleyerek halkı savaşa manen hazırlamakla ve askerî direnişi örgütlemekle uğraştı. Mustafa Kemal önce halktan oluşturulan silahlı müfrezelerle işgali yavaşlatmayı ve böylelikle kazanılan zamanla düzenli ordunun kurulmasını planlamıştı. Kuvâ-yi Milliye ile yapılan gerilla savaşı tekniği güneyde Fransızlara karşı başarılı olmuştu. Doğu Cephesi'nde ise Kazım Karabekir komutası altındaki XV. Kolordu Ermeni birliklerine karşı başarı gösteriyordu. Böylelikle Kazım Karabekir komutasındaki ordu Sarıkamış, Kars ve Gümrü'yü ele geçirdi ve 3 Aralık 1920'de Gümrü Antlaşması imzalandı. Batı Cephesi'nde ise Kuvâ-yi Milliye birlikleri Yunanları yenebilecek kabiliyette olmasa da onları oyalamaktaydı. 22 Haziran 1920 tarihinde Yunanların Gediz taarruzu, düzenli ordunun gerekliliğini ortaya koydu. Bu sırada Yunan Kralı Aleksandros, bir maymun ısırığı sonucu öldü ve Yunanistan'da Elefterios Venizelos Hükûmeti düştü. Yapılan referandum sonucu ise eski kral Konstantin sürgünden dönerek tekrar tahtına oturdu. Ve bu ani değişim sonucu olarak Yunanistan tüm itilâf desteğini kaybetti. Bu gelişme üzerine 9 Aralık 1920'de Mustafa Kemal Paşa, Batı Cephesi komutanı Ali Fuat Paşa'yı görevinden azletti ve Batı Cephesini sırasıyla Miralay İsmet Bey ve Miralay Refet Bey tarafından komuta edilmek üzere kuzey ve güney olarak ikiye böldü. 1920 yılının ortalarında ülke çapında gerçekleşen 18 iç isyanın bastırılması düzenli ordunun üstünlüğünü gösterdi. Ocak 1921'de Konstantin'in emriyle yapılan keşif taarruzu Birinci İnönü Muharebesi'nde durduruldu. Diğer taraftan İtalya ve Fransa ise I. Dünya Savaşı sırasında düşmanca tavırları olan kralın geri dönüşü nedeniyle Yunanistan'a karşı Türkiye'yi destekleme kararı alarak Sevr'in gözden geçirilmesini talep ettiler. Bu talepler sonucu toplanan Londra Konferansı'na Türkiye de davet edildi ve Ankara Hükûmeti'nin ülke çapındaki otoritesi arttı. Yunanların 23 Şubat 1921'de başlayan Londra Konferansı'ndan bir yarar sağlayamayacaklarını anlamaları üzerine 23 Mart'ta başlayan İkinci İnönü Savaşı gerçekleşti. 1 Nisan'da muharebe Türklerin zaferi ile sonuçlandı. 10 Temmuz'da Kütahya-Eskişehir Muharebeleri gerçekleşti. Muharebe sonrası Afyon, Eskişehir ve Kütahya Yunanların eline geçti ve Türk ordusu Sakarya Nehri'nin doğusuna çekildi. Savaş sonrası TBMM tahkik heyetinin cepheye gönderilmesi kararlaştırıldı. Meclis heyetinin cepheden dönüşte verdiği rapor sonrası ordunun teçhizat ihtiyacını karşılayabilmek için Tekalif-i Milliye emirleri çıkarıldı. Zaferlerini pekiştirmek isteyen Yunanlar, Sevr Antlaşması'nı kabul ettirmek amacıyla 23 Ağustos'ta taarruza kalktılar. Yunanlar Ankara'ya 50 kilometre kadar yaklaşsalar da Sakarya Muharebesi onlar için başarısızlıkla sonuçlandı. İtalya, Fransa ve Rusya'nın Ankara'ya verdikleri destek ve İtilaf Devletleri'nin Kasım 1920'den sonra Yunanistan'a uyguladıkları ambargo sonucu zaman Türklerin lehine ve Yunanların aleyhine işliyordu. Yunan birliklerini Anadolu'dan kesin olarak atmak için Mustafa Kemal Paşa 10 ay boyunca askerleri talim etti ve teçhizat ihtiyacını karşılamak için girişimlerde bulundu. Taarruzun baskın etkisiyle başarıya ulaşması sağlanacaktı. 26 Ağustos 1922'de taarruz başladı ve 30 Ağustos'ta Başkomutanlık Meydan Muharebesi gerçekleştirilerek Yunan birlikleri mağlup edildi. Geri çekilen Yunan birlikleri takip edildi ve Türk ordusu 9 Eylül 1922'de İzmir'e girdi. 18 Eylül itibarıyla Yunanlar Anadolu'dan tamamıyla silinmişti. Türk ordusu Boğazlar ve İstanbul bölgesine yönelince Çanakkale krizi denilen süreçte İtilaf kuvvetleri İstanbul'dan çekilmeye başladılar. Bunun üzerine Trakya'daki Yunan birlikleri de bölgeden çekildi. 11 Ekim 1922'de imzalanan Mudanya Mütarekesi ile fiilen biten savaş, 13 Ekim 1921'de imzalanan Kars Antlaşması ile Doğu Cephesi'yle sınırlı olmak üzere, 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması ile ise topyekûn sona ermiştir.

Muş ve Türk Kurtuluş Savaşı · Osmanlı İmparatorluğu ve Türk Kurtuluş Savaşı · Daha fazla Gör »

Yukarıdaki liste aşağıdaki sorulara cevaplar

Muş ve Osmanlı İmparatorluğu karşılaştırılması

Muş 66 ilişkileri vardır. Osmanlı İmparatorluğu 886 ilişkileri vardır. Ortak 14 yılında olduğu gibi, Jaccard endeksi 1.47% olduğunu = 14 / (66 + 886).

Kaynaklar

Bu makalede, Muş ve Osmanlı İmparatorluğu arasındaki ilişkiyi göstermektedir. bilgi ekstre edildi her makale ulaşmak için, lütfen ziyaret edin: